24 Haziran 2009 Çarşamba

Düşünce Gücü...


Tasarlanmış Düşünceler...
Einstein `Eğer zihnimizden çıkanları görebilseydik, dönüp dolaşıp onların bize geri döndüğünü de görebilirdik` demişti.
Düşüncelerimiz canlıdır. Canlı olan herşey gibi belli bir enerji akışı içinde hareket halindedirler. Mevcut yaşamımız düşüncelerimiz ve onların içinden yaptığımız seçimler doğrultusunda gerçekleşirler. Kısacası düşündüğümüz şey gerçek olur.
Düşüncelerimiz dengeli bir zihin içinde belli bir hızla, tıpkı bir nehir gibi zaman zaman coşkulu zaman zaman sakin biçimde akıp gittikçe hayatımız da öyle olacaktır. Eğer düşüncelerimiz sıkıntı yaratan cinsten değilse, takıntılı, endişeli olduğumuz bir durum yoksa, hayatımız da rahat ve huzurlu geçecektir. Bunun tersi de zihnimiz ne kadar karışık ve dağınıksa hayatımızı da öyle yaşarız.
Her an gözlemleyebileceğimiz bir diğer şey, düşüncemizin duygu ve davranışlarımızı da etkilemesidir. Mutlu ve neşeli bir anınızda sizi çok üzebilecek olumsuz bir düşünceyi aklınızdan geçirmeye çalışın. Duygularınızın değiştiğini farkedeceksiniz. Duygularınıza bağlı olarak davranışlarınız da bundan etkilenip değişime uğrarlar.
Aynı şeyi canınız sıkkın veya mutsuzken de yapabilirsiniz. Sizi mutlu edecek, keyfinizi yerine getirecek birşeyler düşünün hemen neşelenirsiniz. En azından üzüntünüz hafifler. Eski durumunuza dönmek zorunda değilsiniz.
Kendinize ait sandığınız düşünceler çoğunlukla sizin ürettiğiniz düşünceler değildir biliyor musunuz ? Genellikle farkında olmadan başkalarının inançlarından alınmış, ödünç düşüncelerdir.
` Hayat zor ` deriz. Günde kaç kez hayatın zor olduğunu aklınızdan geçirdiğinizi bir düşünün! Ve bunu günde kaç kez birilerinden duyduğunuzu bir sayın hele şaşarsınız! Hayatın zorluğuna dair olan bir inancı başkalarından ödünç alıp kendi inancınız haline getirdiğinizden şüpheniz mi var? O günden beri hayatınız zorlaşmadı mı?
Düşüncenin içinde muazzam bir enerji potansiyeli var ki bu enerjiye duygu da eklersek hem yoğunluk hem de hız kazandırmış oluruz. Eğer evren böyle yaratıldıysa biz de istediğimiz her şeyi yaratabiliriz. Tasarlamaya başlayın, beyin kıvrımlarına gönlünüzü de katarak düşünce ve duygularınızı istediğiniz şeye odaklayarak, yoğun biçimde ve hiç vazgeçmeden olacağına dair inancınızı yüreğinizden destekleyerek, belirterek ve farkederek yaratabilirsiniz. Dua ederek veya meditasyon yaparak içinizde oluşacak saf ve şükran yüklü enerjiyi çoğaltabilir, düşlerin gerçekleştiği alana hızla ve kolaylıkla geçebilirsiniz.
DÜŞLERİMİZİ TASARLANMIŞ BİR DÜŞÜNCEYE ÇEVİREREK VE YOĞUN BİR DUYGUYLA BESLEYEREK İSTEDİĞİMİZ HERŞEYİ VAR EDERİZ !
Duaların gerçekleşmesi veya mucize diye adlandırdığımız durumlar zannedildiği kadar ender değildir. Tanrı`nın bize bahşetmiş olduğu muazzam güç olan kozmik enerjiyi tam kapasiteyle kullandığımız zaman onun bizim için sevgiyle yarattığı bilmediğimiz yeteneklerden birini daha devreye sokmuş oluruz. O bize bu dünyayı sevgiyle yarattı biz de sevgiyle yaratabiliriz. Belki de hayatın anlamı bu harikulade potansiyel gücü doğru kullanmakla başlıyor.( Hani bazen `hayat ne kadar anlamsız ` diyoruz ya!)
Yokederek değil, varederek, başkalarına zarar vererek değil, fayda sunarak yaşamı yeniden ve yeniden yaratmak herzaman elimizde olacak. Gereken şey potansiyelleri farkedebilmek, doğru seçimler yapmak ve öğrenmekten hiç vazgeçmemek.
Öğrenmek demek bilgiyi bilince çevirmek demek. Başkalarının değil bizzat kendi yaşadığımız bilinçli deneyimlerimizle yola çıkmak. Bizi cehalet içinde bırakan bilinçaltımızdan kurtulmak. Karanlıktan ışığa doğru gelişmek ve bilgeleşmek.
Sevgiyle yaşayın.

Mine Kavalalı

Öyle ihtiyacım varki bu sözlere inanmaya. Öyle midir gerçekten? Düşüncem gerçekleşir mi eğer istersem? Bana çok uzak geliyor şimdi. Sanki bir nehrin kenarındayım. Nehir hızla akıp gidiyor. İçinde başka insanlar var. Bir şekilde bata çıka nehirle mücadele ediyorlar. Ama ben nehre atlamaya korkuyorum. Ne yapabileceğimi bilmiyorum. Ya başarısız olursam korkusu, mutsuzluk korkusu. Diğer yandan durduğum yerin sıradanlığı, monotonluğu, ya sonra ne olacak dedirten durağanlığı... Acaba yüzme biliyor muyum? Bende atlarsam boğulur muyum? BİLMİYORUM. :(

1 yorum:

sena dedi ki...

Çok teşekkür ederim. Su aralar pek sık paylaşımlar yapamıyorum. Ama pek yakında yeniden yazmaya başlayacağım. :))